Fotosunu da dizimizin başındaki tanıtımı da çok şeker buldum onu da unutmayayım:) özellikle de kıskanan senyorun yüzüğü yediği kısmını pas geçmemek gerekir:)
Zheng Mi En (Jian Man Shu) babasını kaybettikten sonra onun yadigarı pastahaneyi ondan öğrendikleriyle tek başına işletmeye çalışan ve en büyük tutkusu yememesine rağmen pasta yapmak olan nazik, yumuşak kalpli ve utangaç esas kızımız.
Esas oğlumuza gelirsek Pu Xi Huan (Park Jung Min), CNR şirketi ( tesadüfe bakın ki Park Jung Min'in eski yapım şirketinin adıyla aynı!) sahibinin şımarık, aklı havada, babasının ve büyükannesinin varislik baskısından kaçmak isteyen varisidir. Babası zorla evlendirmeye kalkınca Tayvan'a kaçar. Orada Mi En sağ olsun kafasına yediği tava sonucu hafızasını kaybeder ve Mi En'ın kafesinde yaşamaya başlar. Açıkçası pek suçlayamıyorum onu aşağıdaki fotorafdaki durumdan dolayı bende olsam hızla kaçardım oradan:)
Diğer karakterlere gelirsek:
Chen Ai Lin, büyük bir pasta şirketi sahibinin pasta yapamayan ve bunu herkesten en yakın arkadaşı Mi En'in her seferinde onu kurtarmasıyla gizleyen biricik kızı. Ayrıca Yan Han Xiang'a takıntılı bir şekilde delice aşıktır ve onun kendisini sevmesi için yapamayacağı şey yoktur.
Yan Han Xiang, büyükannesi onaylamadığı için CNR başkanının herkesten sakladığı gayri meşru çocuğudur. Pu Xi Huan ne kadar sorumsuz ve şirketle ilgisizse onun aksine Han Xiang çok çalışkan ve şirketteki konumu için yapamayacağı hiç bir şey olmayan hırslı biridir.
Konumuza gelirsek:
Hikayemiz ünlü pastacı Ai Lin'in katılması zorunlu olan CNR şirketinin düzenlediği pasta yarışmasına her zamanki gibi ona yardım etmek amacıyla onun yerine Mi En'nin katılması ile başlıyor. Tabi yarışmayı Mi En kazanıyor ama bu ufak değişiklik yüzünden fena karışıyor... Bu arada Ai Lin devamlı alışveriş yapmaktan başka bir şey yapmazken Mi En'nin tek başına gittiği restoranda masa kalmaz ve tesadüf eseri masasını Ai Lin'in biricik senyor'u Han Xiang'la paylaşmak zorunda kalır tabi onun kim olduğunu bilmeden. O sırada Ai Lin ile telefonda konuşan Mi En karşısındakinin onu anladığından bi haber onun ne kadar yakışıklı olduğunu anlatmaktadır:) Bunun üzerine Korece bilen Ai Lin ona telefonda ona bir kaç kelime öğreteceğim diyip kandırarak "Oppa saranghae" demesini söyler. Tabiki manasını bilmeden söyleyince..:D
Tanışmaları biraz rezilce olsa da Mi En, Han Xiang'a aşık olur. Tek amacı babasının onu oğlu olarak benimsemesi olan Han Xiang şirketteki yeri için pastacılar kralının kızı Ai Lin sandığı Mi En'e yaklaşır. Ama ava giderken avlanır ve Mi En'e gerçekten aşık olmaya başlar. Tabi gerçekler ortaya çıkınca işler değişir.
Açıkçası Xi Huan ne kadar tatlı olsa da ikisini birbirine çok yakıştırmıştım ve ikilinin sahnelerini de çok beğendim. Kader kısmet artık:)
Mi En'i kötü adamlardan kurtaran Han Xiang utanmasın diye atkısını yüzüne sarar tabi insanlar bakınca kendisi de utanır bunun üzerine Mi En de onun yüzünü kapatır. Her ne kadar hastalıklı gibi gezseler de çok hoş bir sahneydi.
Neyse devam edecek olursak yukarıda yazdığım gibi özgürlüğünü ilan edip Tayvan'a kaçan ve Mi En'in tavasıyla yakınlaşan Pu Xi Huan ise, hafızasını kaybettiği için adını dahi hatırlamamaktadır. Bu durumda Mi En ona Han Ji (anlamı tatlı patatesmiş ona uymuş bence cidden tatlı) adını takar. Han Ji'nin hafızası kısa süre sonra yerine gelir ama Mi En'e aşık olmaya başlar ve orada kalmaya devam edebilmek için hafızası yerine gelmemiş gibi davranır. Han Xiang'la Mi En'nin birbirini sevdiğini öğrenince yıkılsa da Mi En mutlu olduğu için aralarına girmez. Her ne kadar Mi En'i yavru köpeğe benzetse de kendisi onun çevresinde sevimli bir köpek gibi dolanır:D
Bu arada Ai Lin biricik senyor'unu Mi En'e kaptırmamak için babasının yardımıyla Han Xiang'a bir teklifte bulunur. Han Xiang da ilk başta kabul etmemek istese de babasının gözüne girebilmek için kabul eder ve ikisi Mi En'e fena kazık atarlar. Ai Lin nişan sırasında Mi En'nin burada olmasını istemediği için onu ve bütün çalışanları Hawai'ye yollamaya kalkar.Tabi Han Ji pasaportu olmadığı için dükkanda kalıp enerjiden tasaruf edecek şekilde pastahaneyi korumalı ve temizlemelidir.Mi En'den onunla kalmasını ister. Mi En kabul etmeyince ve herkes gidip yalnız kalınca küçük çocuklar gibi inadına bütün ışıkları ve fanları açar ama sonrasında üşüyünce sandalye arkasına geçmesi çok güldürdü:D
Her ne kadar bu davranışından dolayı Han Xiang'a sinir olsam da parkta yüzüğü atıyormuş gibi yapıp atamaması ne yalan söyleyeyim etkilemişti beni. Her neyse konuya geri dönecek olursak Mi En en yakın arkadaşı Ai Lin ve sevdiği Han Xiang'ın nişanlanmasıyla neye uğradığını şaşırır neyse ki Han Ji'nin devamlı yanında olmasıyla atlatır hatta o da Han Xiang'ı unutup ona aşık olmaya başlar. Tabi burada bitmiyor daha neler neler var ama hepsini yazmak olmaz dimi:)
Dizinin son bölümündeki bir sahne bana boys over flowers'ın sonunda bir sahneyi anımsatsa da genel olarak sevdim diziyi özellikle de şarkılarını... Bu durumda en sevdiğimi paylaşmamak olmaz. Şimdilik bu kadar sevgiler:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder